Osman Çakmak ile Bülent Çetin, Ulusal Kadro’nun başarısı için ter döküyor

Vatani misyonlarını yaparken gerek mayın patlaması gerekse faklı nedenlerle yaralanan gaziler, Ampute Futbol Ulusal Takımı’nın ana omurgasını oluşturuyor. Yıllarca ekibin kaptanlığını yapan, 2018 Dünya Şampiyonası ikinciliğinden sonra ulusal kadronun başına getirilen Osman Çakmak ile Hakkari’de gerçekleştirilen terör operasyonu sırasında yaralanan kaleci Bülent Çetin de Türkiye’yi ampute futbolda temsil eden gazilerden.

Vatani misyonunu yaptığı Şırnak’ta mayına basması sonucu sol bacağını kaybeden fakat çocuk yaşlarından itibaren tutkuyla bağlı olduğu futboldan vazgeçmeyen Çakmak, artık ekibin başarısı için teknik yönetici olarak vazifesini sürdürüyor.

Gazi olduktan sonra kendisini ampute futbola adayan file bekçisi Bülent Çetin ise kalesini en düzgün biçimde koruyarak kadrosuna güç katıyor.

Çakmak: “Cenab-ı Allah bana gazilik makamı nasip etti”

Polonya’nın Krakow kentinde devam eden Avrupa Ampute Futbol Şampiyonası’nda çaba eden kadronun teknik yöneticisi Osman Çakmak, AA muhabirine, Türkiye’nin başarısı için çalışmaktan her vakit onur ve gurur duyduğunu belirtti.

Vatani vazifesini yaparken 1997’de mayına basması sonucu sol ayağını kaybederek gazi olduğunu aktaran Çakmak, “Şırnak Besta’da değişik operasyonlara, faaliyetlere ve yol emniyetlerine gittik. Bugün olduğu üzere o gün de birebir gücümüz vardı. Cenab-ı Allah gazilik makamı nasip etti. Şehitlikten sonra en büyük mertebedir benim gözümde. Türk milletinin, tüm gazi arkadaşlarımızın gözünde de öyledir. Bir ayak vermişiz lakin iki ayağını, bir kolunu kaybeden kahramanlarımız var.” diye konuştu.

Çakmak, gazi olduğu anlarda yaşadıklarını şöyle anlattı:

“O günü, bugün üzere hatırlıyorum; 5 Kasım. Kumandanım, ’Var mı evlat bir isteğin?’ dedi. Çok derecede üşüyordum. ’Var kumandanım, ayağımı kesmeyin, çok hoş futbol oynuyorum’ dedim. Olaydan sonra kendimi çok çabuk toparladım. TSK Rehabilitasyon Merkezi’ne geldiğimde iki gözünü vatanın birliği ve beraberliği için kaybetmiş gazimiz, hala memnundu. Kelam konusu vatan. Biz o ağabeylerimizi örnek alarak ’şükürler olsun’ dedik ve hayata tutunmaya başladık. Hainleri güldürmemek için ’Ülkemiz için ne kadar çaba edebiliriz, ne kadar yararlı olabiliriz?’ diye çalıştık. Bugün gelmiş olduğumuz nokta buralar. Bunun daha ilerisi de var. Tüm gazi arkadaşlarım, değişik alanlarda ve branşlarda çaba ediyor. Tekerlekli sandalye basketbolu, atıcılık, okçuluk olsun, hala uğraş ediyorlar. Bu, bizi memnun ediyor. El sanatlarıyla uğraşan, kitap yazan gazilerimiz var.”

Gazi olarak ulusal kadro teknik yöneticiliği yapmanın tanım edilemez his olduğunu tabir eden Çakmak, zelzelede, afetlerde yaralanan, babasına tarlada yardım ederken ayağını kaybeden arkadaşlarının hepsinin kendisi için çok değerli olduğunu söyledi.

“Hepsinin farklı öyküsü var.” diyen Çakmak, “Onlarla birlikte olmak, çok farklı his. Hoş işler yapacağız. Avrupa Şampiyonası bu işin fragmanı asıl sinema 2022’de ülkemizde yapılacak Dünya Kupası. O vakit tüm mahzurları kaldırmış olacağız.” sözlerini kullandı.

Kaleci Bülent Çetin: “Başarılı olmak için çalışıyoruz”

Grubun file bekçisi Bülent Çetin de uzman çavuş olarak misyon yaptığı Hakkari’de operasyon sırasında gazi olduğunu, o an hiçbir şey hissetmediğini lisana getirdi.

Ankara’daki tedavisinin akabinde trafik kazası geçirdiğini aktaran Çetin, “Sonraki süreçte TSK Rehabilitasyon Merkezi’nde fizik tedavi görmeye başladım. Yaklaşık 1-1,5 yıl orada kaldım. Ampute futbolla da orada tanıştım. Yaklaşık 10 yıldır ampute futbolun içindeyim.” dedi.

Çetin, evvelden de amatör futbol geçmişi olduğunu anımsatarak, “Kaleci olarak değildi tabi fakat burada kaleci olarak başladım. Şu an çok şükür ulusal ekipteyim. Bu kadroda da gaziler var, hocamız da aslında gazi. Hem öbür arkadaşlarımız hem de ekipteki gaziler olarak başarılı olmak için çalışıyoruz.” halinde konuştu.